Editör • #RecepTayyipErdoğan
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Cumhur İttifakı’nda kimse kalkıp da çizdiğimiz çizginin dışına çıkamaz. İttifakın gereği neyse tüm arkadaşlarımız, teşkilatlarımız buna uymalıdır.
Uymayanlar olursa kusura bakmasınlar o zaman kendilerini istirahate davet ederiz. Zira biz bu yolda yürürken bir ittifak oluşturduysak, bu ittifak hele hele cumhurun ittifakıysa, bu bir illet-zillet ittifakı değil. O zaman hep birlikte çalışacağız, ittifakımızın gereğini de yerine getireceğiz" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Altındağ Kültür Sarayı’nda düzenlenen yerel seçim öncesi teşkilat, aday ve aday adayları buluşma programına katıldı. Programda konuşan Erdoğan, görevlerini devredecek AK Partililere teşekkür ederken, adaylara başarı diledi. AK Parti’de her seçimin bayrak yarışı olarak algılandığını aktaran Erdoğan şu şekilde konuştu:
"SİYASİ RAKİPLERİMİZE KARŞI MÜCADELEYE BAŞLADIK"
"Önümüzdeki seçimlerde kimi arkadaşlarımız görevlerine devam ederken kimileri de yerlerini yeni isimlere bırakacaklar; fakat bu süreç içinde katiyen geri durmayacaklar. ‘Ben aday değilim öyleyse bana ne’ demeyecekler, tam bilakis adeta kendi belediye başkanı adayıymış gibi o aşkla çalışmaya devam edecekler. Dün adaylarımızı açıkladık artık hep beraber yekvücut olarak siyasi rakiplerimize karşı mücadeleye başladık. Türkiye’de siyasetin sembolleri var, bu sembollerin başında da belli kentlernde alınan sonuçlar gelir. Ankara da bu şekilde sembol kentlernden biridir. Biz aynı İstanbul’a olduğu gibi Ankara’ya da herhangi bir büyükşehir belediyesini kazanmak veya yitirmek olarak bakmıyoruz. zira Ankara başkenttir, milletimizin Cumhurbaşkanlığında ve Meclis’te bu ülkeyi yönetme görevi verdiği kadrolar olarak biz hizmet etmeliyiz. Milletimiz bizlere oy vermeye zorunlu ve mahkum değildir. Tam aksine biz her kesimden insanla kurduğumuz gönül bağıyla, projelerle, bu hizmetlerle bu oya mecburuz".
"BELEDİYECİLİK DERTLİ OLANLARIN İŞİDİR"
"Çankaya, Yenimahalle niye böyle?" sorusunu soran Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ya buralarda belediye var, belediye olduğuna göre çöp, çamur, çukur niye buralarda var? Bunlar buralara hizmet niye vermiyorlar? Paraysa, bütçeden eşit şartlarda bunlara da para geliyor. Mesele başka, belediyecilik bir aşktır, aşk. "Halka hizmet hakka hizmettir" diyerek biz bu yola çıktık. Ve AK Parti’de belediyeciliğin sırrı nedir biliyor musunuz? Belediyecilik, her şeyden önce dertli olanların işidir, bir gönül işidir. Eğer dertliyseniz bu hizmeti yaparsınız; fakat değilse bunu yapmazsınız" dedi.
‘O DEVİR GERİDE KALDI’
“Milletin verdiği yetkiyle, milletin sağlamış olduğu olanaklarla yapılan hizmetlerin kerametini kendinde görenlerin bu çatı altında kalma talihleri hiç yoktur” diyen Erdoğan, Osmanlı’da hükümdarların Cuma selamlığına çıktığını, milletin ise padişaha, “Mağrur olma hükümdarım senden büyük allah var” söylediğini anımsatarak, “Yani bu ne demek? Havaya girme, biz senin havanı indiririz. AK Partili belediye de, milletvekili de hepsi bu havanın içinde olması lazım, "gururlanma hükümdarım senden büyük allah var" mesele burada. ‘Nasıl olsa Belediye Başkanı oldum 5 sene daha bana kimse afra, tafra yapamaz’ yok, o devir geride kaldı. Şimdi öyleki bir şey yok. Kim ki bu millete tepeden bakarsa bilesiniz ki biz o arkadaşlarla yol yürümeyiz, çabucak gereği her neyse onu da yaparız. Kibrin sonu büyüklenme onun sonu ise allah göstermesin farkında olmadan sınırı aşmadır. Makamlarımızın hizmet makamları olduğunu unuttuğumuz gün, siyasette artık işimiz kalmamıştır" diye konuştu.
"BU BİR İLLET-ZİLLET İTTİFAKI DEĞİL"
31 Mart yerel seçimlerinde aday gösterilmeyen veya istediği yerden aday olamayan AK Partililerin, "nazlandığı" yönünde haberler aldığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Partiliye bunun yakışmayacağını belirterek şu şekilde konuştu:
"Biz bir Cumhur İttifakı yaptık, Cumhur İttifakı’nda kimse kalkıp da çizdiğimiz çizginin dışına çıkamaz. İttifakın gereği her neyse bütün arkadaşlarımız, teşkilatlarımız buna uymalıdır. Uymayanlar olursa kusura bakmasından o zaman kendilerini istirahate davet ederiz. Zira biz bu yolda yürürken bir ittifak oluşturduysak, bu ittifak hele hele Cumhurun ittifakıysa, bu bir illet-zillet ittifakı değil. O zaman hep beraber çalışacağız, ittifakımızın gereğini de yerine getireceğiz. Bu bir uzun yolculuk, o zaman birbirimizi kıramayız, dayanışma içinde olacağız. Dayanışma içinde olacağız ki vatanseverlikten, milliyetperverlikten uzak olanlara karşı 31 Mart akşamı cumhur olarak gereken dersi vermiş olalım."
"DAVAYA HIYANET ETMİŞ OLUR"
Ankaralılar"a vaatlerinin en iyi hizmeti vermek olduğunu ifade eden Erdoğan, "Niye biz Özhaseki kardeşimizi Ankara’ya aday yaptık? Kayseri’de 21 sene belediye başkanlığı yapmış, Ankara’da Çevre kentçilik Bakanlığı’nı, Yerel Yönetimlerden sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı görevini kendisine tevdi ettiğimiz kardeşimizi Ankara, başkente layık gördük, onun için aday yaptık. Burada herhangi bir spekülasyona kimsenin hakkı yok. Ederse hem davaya yanlış yapmış hıyanet etmiş olur, hem de büyükşehir Ankara’ya hıyanet etmiş olur. Emaneti ehline vermek görevimizdir. katiyen ayrımcılık, şu, bu cins şeyler olamaz. Olmaması lazım. El ele vereceğiz ve burada biz biliyoruz ki Ankara’yı inşallah Sayın Özhaseki’yle çok daha ileri bir düzeye taşıyacağız, götüreceğiz. azıcık belediyeciliği biliyorsam, azıcık da siyaseti biliyorsam kusura bakmasınlar biz Ankara’ya layığını ilçe belediye başkanı adaylarıyla birlikte büyükşehirde yaptık ve bu yola da bu şekilde çıktık, hayırlı olsun" dedi.
"GÖZÜNÜ ANKARA’YA DİKENLERE DERSLERİNİ VERECEĞİZ"
"Gözünü Ankara’ya dikenlere inşallah derslerini bir defa daha vereceğiz" diyen Erdoğan, şu şekilde devam etti:
"Tek vaatleri Ankara’yı ve Türkiye’yi eski fena günlerine götürmek olanlara cevabımızı kentlerimizi ve ülkemizi geleceğe taşıyarak vereceğiz. hizmet yerine çakılmış tek mıhları olmadığı halde devamlı parlatılarak, pohpohlanarak, şişirilerek başkentlinin karşısına çıkarılan balonları, 31 Mart akşamı patlatacağız. Bunu da Cumhur İttifakı’yla yapacağız. Cumhur İttifakı 15 Temmuz gecesi meydanlarda, kışla önlerinde, darbecilerle bağır göğse girilen destani mücadelede kurulmuştur, yeni değil, orada kuruldu. siyasetin kirli pazarlık masalarında değil, milletin gönlünde kurulan Cumhur İttifakı 31 Mart seçimlerine giden süreçte de aynı biçimde yoluna devam edecektir. Bu ittifakın amacı seçim kazanmak değil ülkemizin istiklal ve geleceğini de güvence altına almaktır."
"BİZİM ANLATACAK BAŞARI ÖYKÜMÜZ VAR"
Erdoğan, "Elbette ittifakta yer alan iki siyasi partinin farklı politikaları, söylemleri, çeşitli konularda farklı çözüm teklifleri olcaktır; fakat bunların hiçbiri ittifakın özünü oluşturan, ülkenin ve milletin kalımı konusundaki görüş ve mücadele birliğimizin önüne geçmedi, geçmeyecektir. başka kentlerimizde olduğu gibi Ankara’da da Cumhur İttifakı’nın gerisindeki bu büyük davaya, mutabakata uygun biçimde beraber çalışılacağına inanıyorum sizlerden bu konuda en hassasiyeti göstereceğinize inanıyorum. MHP’li kardeşlerimizin de aynı hassasiyetle hareket edeceklerinden şüphe duymuyorum. Milletimizin huzuruna çıktığımızda başka partilerden ve adaylardan farklı olarak bizim anlatacak bir başarı öykümüz var. Onların nesi var? Hiç. Üstelik bu "fi" tarihinde kalmış bir öykü değildir, halen devam ediyor."
"ANA MUHALEFET PARTİSİNİN İLİŞKİLERİNE HIYANET DEMEK DAHA DOĞRUDUR"
Erdoğan, rotayı belirsiz, rengi ve kimliği karışık, geçmiş sicili ve bugünkü duruşu berbat tiplerin olduğuna dikkat çekerek, şunları söyledi:
"Maalesef ana muhalefet partisi Genel Başkanı başta olmak suretiyle yönetim aşamaları ve adaylarıyla büyük seviyede bu hastalıklarla maluldür. Girmedik kılık bırakmıyorlar; fakat milletimiz makyajın altındaki yüzü çok iyi bildiği için her seferinde bu tarz şeyleri ifşa ediyor. Cenap Şehabettin’in ifadesiyle ‘Kargayı sesinden tanıyor’ bu millet. Mahalli seçimler öncesi gene her insana tebessüm dağıtmaya başladılar. Kılıktan kılığa, mescitlerne gidiyorlar, maşallah. allah ziyade etsin, allah kabul etsin. Vatandaşlarla olan münasebetler çok farklı. doğal artık kargayı sesinden tanıyan bir millet var. Bir taraftan bölücü terör örgütünün idaresindeki partiyle al takke ver külah ilişki içindeler, başka taraftan kendilerini çok farklı bir kulvarda konumlandıran diğer partilerle pazarlık halindeler. Biz sizin terör örgütünün parlamentodaki uzantılarıyla veya terör örgütünün ta kendileriyle niçin al takke ver külah yaptığınızı biliyoruz. Bunun adı ittifak desek, ittifak değil. zira ittifak dediğiniz belli esaslar ve amaçlar pervazında kurulur. ana muhalefet partisinin ilişkilerine ittifak değil, hıyanet demek daha doğrudur. Ülkemize ve milletimize husumet besleyen kim varsa, onlarla beraber hareket faktörün diğer bir adı olamaz. Her fırsatta teröristlere art çıkmanın, onların diliyle bizlere saldırmanın diğer adı olamaz."
http://bit.ly/2LLPOsB • Sonsöz Gazetesi • Son Dakika • Güncel Haberler • Ankara Yerel Gazete
