Header Ads

Yeni istihdam mı? unutun

İsmet Hazardağlı •


Buna
artık geleneksel demek lazım. Son üç yıldır her Şubat ayının
sonunda istihdamı artırmak için işverenlere devası devlet
destekleriyle çağrı hatta baskı yapılıyor ama sonuç alamıyor.





Yıllardır
dillendirilen “Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin bir buçuk
milyon üyesi var, hepsi bir kişiye iş verse sorun biter” hesabı
bir türlü tutmadığı gibi kayıtlı işsiz sayısı dört milyonu
buldu.





Başkalarını
eleştirmeyi, suçlamayı bir kenara bırakalım, bugünün
ekonomisinde, aşağıdaki rakamlarla değil istihdamı artırmak
yani iş imkanı yaratmak, giderek ayakta kalmak mümkün değil.





Cumhurbaşkanlığı
Bütçe ve Strateji Başkanlığı’ndan Ocak 2019 sonu itibarıyla
geçen yılın aynı ayına göre birkaç rakam verelim:





Elektrik
eksi 2.2, otomotiv eksi 16.9, beyaz eşya eksi 11.1, toplam sanayi
eksi 9.8 oranlarında üretim yapmış.





Tüketimde,
elektrik eksi 2.2, otomobil satışı eksi 58.7, otomobil ihracatı
eksi 19.9, beyaz eşya satışı eksi 13.3, beyaz eşya ihracatı
eksi 0.5, gıda dışı (otomotiv yakıtı hariç) eksi 2.6,
akaryakıt eksi 9.2,





Perakende
satış endeksi eksi 9.2, açılan şirket sayısı eksi 13.2, reel
kesim güven endeksi eksi 14.1.





Konut
sektöründe hem yapı izin ruhsatları hem de satışlardaki
gerileme tek başına bile düşünülmesi yeter.





Dikkat
ederseniz ekonominin ana yapısına ilişkin ana görüntüyü
sergileyen bu verilerin hepsi ekside. Hal böyle olunca istihdam
nasıl artısın? (Not: bu arada olumlu anlamda artan, yükselen bir
makro veri var mı diye baktık, bulamadık)





ELEKRTİK
İSTENMİYOR





Her
şeyi bir kenara bırakalım bir memleketin gelişmesinin,
kalkınmasının en büyük faktörü sayılan ve eskinin
siyasetçilerinin “üretimini ve tüketimini artırdık” diye
meydanları inlettikleri elektrikte talebe göre üretimin azalması
çok ama çok kaygı verici.





Elektrik
tüketilmiyorsa, ne tezgahlar, ne tornalar döner, ne üretim yapılır
ne de işsize iş yaratılır. Demek ki iş yerlerinde, fabrikalarda,
atölyelerde ”lüzumsuzsa söndür” misali önce elektrik
düğmeleri kapatılıyor, sonra da kepenkler ve kapılar.





Bu
verilerle geçen yıl referandum ve sonrasındaki Cumhurbaşkanlığı
seçimleri öncesinde olduğu gibi tekrar başlatılan istihdam
seferberliğinden kalıcı nasıl sonuç alınır ki?





Ya
da geçici olarak iş verip devlet kaynaklarından yararlandıktan
sonra, çalışanın kıdem tazminatına hak kazanmasına fırsat
vermeden tekrar işten çıkarılması soruna çözüm getir mi?





İstenildiği
kadar toplantılar yapın, sözler, destekler, beleş krediler
verilsin, tüm verilerin sıfırın altında, eksilerde dolaştığı,
iflaslarla, hacizlerle, konkordatolarla işverenlerin bile işsiz
kaldığı bir ekonomide “seferberlik görev emriyle” istihdam ne
kadar yaratılır?





Sermaye
tükenince yapacak bir şey yok. En iyisi televizyonun karşısına
geçip belgesel izlemek ya da vakit geçsin diye tanzim satışta
domates kuyruğuna girmek.




http://bit.ly/2tBvlyj • İsmet Hazardağlı • Sonsöz Gazetesi • Son Dakika • Güncel Haberler • Ankara Yerel Gazete

Hiç yorum yok