Header Ads

Geldikleri gibi gidiyorlar

İsmet Hazardağlı •


Başlığımız
yanlış anlaşılmasın, Pazar günü yapılacak seçimlerle ilgisi
yok. Seçilen de kaybeden de bizim insanımız ama geldikleri gibi
gidenler sıcak paracılar.





Ellerinde
ne varsa; tahvil, bono, hisse senedi, kamu borçlanma kağıtları,
dolar, avro; üçe beşe bakmayıp satıyorlar, paralarını
götürüyorlar. Bunlar için Türkiye maceraları bitiyor.





Geçen
hafta “sıcak para buldum” diye başarısını dile getiren
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’a atfen 20 Mart 2019
Çarşamba günü “el atıyla gerdeğe girilmez” diye yazmıştım.
O yazıda iddialı bir şekilde şu görüşlerimi belirtmiştim:





“Kısa
süreliğine karşılığında büyük faizler ödenen, kimi zaman
“gelsin” diye tavizler verilen “kapkaççı”
sıcak paraya bugün yine bel bağlanıyor, son “iki ayda 70 milyar
lira, yaklaşık 13,5 milyar dolar geldi” diye sağda solda
anlatılıyor.





Soralım,
bu sıcacık para geldi de ne oldu? Ne dolar, ne faizler geriledi, ne
kamu borcu azaldı, ne bütçe açıkları kapandı, ne enflasyon
düştü, ne de domatesin patatesin fiyatı. (…) Bu sıcak para
girişine bakıp sonbaharda üretimin artacağı, enflasyonunun,
faizlerin tek haneye düşeceği beklentisini yaratmak, ne kadar
inandırıcı? Ya bu para iki ay sonra giderse?”





Evet,
ben “iki ay” demişim ama yanılmışım. Yazının üzerinden
bir hafta geçmedi gitmeye başladılar. Aynı yazıya devam edelim:





BORSA
ÇÖKTÜ





“Şu
son günlerde yine çok küçük de olsa yukarı doğru hareketlenme
var. Hiç kimse artık dolar beş liranın altına iner diye hesap
yapmıyor.





Ayrıca,
üç gün sonra dolar aniden fırlarsa ve “böyle bir şey
olmayacak” diyen en yüksek mevkiler yanılırsa ne olacak? Ya da
“dövizde yükselmeyi çok beklerler” sözünü güvence alıp
yabancı para cinsinden borçlananlar, bugünkü pariteler üzerinden
ihracat ithalat bağlantısı yapanlar, Ağustos sonrasındaki gibi
iflasın eşiğine sürüklenirlerse? Bu defaki enkazın dip dalgası
daha ağır olur.





Borsa
İstanbul’a bakın, hangi kağıtlar alınıp satılıyor?
Çoğunlukla bankalar ve kamu ana sermayeli kuruluşlar. Ya gerisi?
Gerisi değer kaybediyor. Borsa endeksi kaç aydır 104 bini
geçemiyor çünkü yabancı yatırımcısı adeta tetikte bekliyor.
İşte sıcak para bu. Sağladı mı üç beş dolar kazanç, “hadi
eyvallah der, ardına bile bakmaz. Borsanız 90 binlere iner”.





Maalesef
yine bir hafta geçmeden borsa endeksi 90 binlere indi.





İlginçtir,
son 17 yılda yapılan onlarca seçime, referandum öncesinde ilk
defa böylesine yoğun yabancı sermaye çıkışı yaşanıyor.
Adamlar nedense bu defa seçim sonuçlarını bile beklemediler.





Seçimleri
bırakın, Nisan ayı ve sonrasında ne olacak? Bu soruya da 25 Mart
Pazartesi günlü “piyasaların seçim sonrası provası (mı)?”
başlıklı yazımda, “peki o zaman liranın iki üç kuruş değer
kaybetmesiyle Merkez Bankası’nın peş peşe açıkladığı
piyasaları sıkılaştırıcı önlemlerin anlamı ne? Yoksa seçim
sonrasında büyük bir dalganın geleceği yönünde ki yorumlara
hazırlık mı? şeklinde cevap bulmaya çalışmıştım..





Evet,
Merkez Bankası’ndan ardı ardına gelen kararlar ve piyasalardaki
dalgalanma neyin habercisi? Umarız, bu rüzgar fırtınaya dönmez.




http://bit.ly/2WvmKtc • İsmet Hazardağlı • Sonsöz Gazetesi • Son Dakika • Güncel Haberler • Ankara Yerel Gazete

Hiç yorum yok