Acil 10 milyar dolar lazım

İsmet Hazardağlı • #Acil, #Ekonomi

Ekonomideki sıkıntılar her gün kalıcı olarak derinleşirken iç ve dış borç ödemeleri de bir o kadar ağırlaşıyor.

Hazine ve Maliye Bakanlığı, Mayıs Haziran ve Temmuz aylarında toplam yaklaşık 10 milyar dolar tutarında 49.3 milyar lira borç ödemesi yapacak. Bu ödemeler için de bir bu kadar borçlanılacak. Bu borçlanmaların büyük bölümü iç piyasalardan karşılanacak.

Sonuçta borç hanesinde aynı tutar gelecek yıllarda daha yüksek faizlerle daha da büyüyerek kalmaya devam edecek. Ödenecek borçlar ve bu borçlar karşılığında alınacak olan tutarlar da ekonomiye girmeden, vatandaşa dokunmadan geldiği gibi yine başka bir borca gidecek.

Ekonomi yönetimleri yıllardır ödenecek ve alınacak borç tutarlarını göz ardı edip “borcu borçla ödeme” politikasını yürütüyor ve bunu” ne güzel halen yurt içi ve dışı piyasalardan hatta talebin bilmem kaç katı tekliflerle para buluyoruz, Türkiye’ye güven tam” demeyi tercih ediyor. Verilirse yüksek faiz elin adamı koşarak gelir. Son aylarda borçlanma faizlerinin yükselmemesi için kamu bankalarının düşük teklifleri baz olarak alınıyor yönündeki iddialar, yabancılarda tereddüt uyandırmıştı.

Bu da bu bankaların sermaye ve mevduat yapısında azalma ile ortaya çıkıyor. En son 3.3 milyar avro (22 milyar lira) kamu kaynağının kamu bankalarına aktarılması bu politikanın ürünü.

Sadece gelecek üç aylık döneme bakarsanız borç artık yiğidin kamçısı değil işkencesi haline gelmiş.

MB BAŞKANLARI KONUŞMAZLAR

Döviz rezervleri azaldı tartışmalarıyla gündeme oturan Merkez Bankası’na (MB) yönelik eleştiriler giderek artıyor.
Bunun son örneği Başkan Çetinkaya’nın geçen Salı günü enflasyon konusunda yatığı basın toplantısı oldu. Bir saatlik toplantıda başkan bu yıl enflasyon 14.6 olur tahminini söylemek için 20 dakika sunum yaptı, geri kalan 40 dakikada da soruları cevaplandırdı ama cevap diye söyledikleri karşılık bulamadı.

Beklenen, duyulmak istenen cevaplar gelmeyince MB’nin iletişim politikası tartışmaya açıldı, bankanı ekonomik çalkantılarda daha fazla bilgilendirme yapılması istendi. Başkan da gerek gördüğümüzde” diye geçiştirdi.

Esasında Başkan bu konuda haklı. MB Başkanları fazla konuşmamalı, basına iki de bir demeç vermemeli. Bunun böyle olması gerektiğini 1990’lı yılların MB Başkanlarından Rüştü Saraçoğlu kendisiyle yaptığım bir söyleşide söylemişti. O dönemde gerçekten MB başkanları basında gözükmezlerdi. Nedeni basitti. Başkanların ağızlarından kaçacak bir laf piyasaları hoplatabilir.

Bugünkü başkanın açıklamaları, “çok konuştu ama bir şey söylemedi” cinsinden. Hal böyle olunca yani iyi bir manşet çıkmayınca gazeteci takımı kem küm ediyor.

Olay Başkanın ne söylediği kadar ne tür sorular sorulduğu ile de ilgilidir. O toplantıda olsaydık soracağımız tek soru şu olurdu: MB yıl sonu enflasyonunun yüzde 14.6, ekonomi yönetimi tek haneli olarak tahmin ediyor. Bu çelişkili durum nasıl açılanıyor? Dahası yarın Bakan Albayrak, “enflasyon tek hane olacak” dese buna karşılık “senin MB yüzde 14.6 olarak değiştirmeden öngörüyor” diye sorulsa ne cevap verilecek? Verilecek cevap doğrudan güven sorununu netleştirecektir.

http://bit.ly/2vv0DrB • İsmet Hazardağlı • Sonsöz Gazetesi • Son Dakika • Güncel Haberler • Ankara Yerel Gazete