Çocuk işçiliği kanayan bir yara

Cafer Külahlıoğlu •

Çocuk
işçiliği konusu gelişmekte olan tüm ülkelerde olduğu gibi,
ülkemiz içinde kanayan bir yaradır.

20 Kasım 1989’da
Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda Çocuk Hakları Sözleşmesi
kabul edilmiştir. 1990 yılının Eylül ayında New York’ta 71
ülkenin katılımıyla Dünya Çocuk Zirvesi gerçekleştirilmiştir.
Bu tarihten sonra çocuk işçiliği ile mücadele konusu dünyanın
gündemine girmiştir.

Resmi olmayan rakamlara
göre Türkiye’de 2 milyonun üzerinde çocuk işçi vardır. Çocuk
işçilerin büyük bir kısmı ağır ve tehlikeli işlerde
çalıştırılmakta ve eğitim hakkından yoksun bırakılmaktadır.
Çocuk işçiliği ile ilgili alınan önlemlerin yetersizliği
nedeniyle çocuklara giderek daha tehlikeli, güvencesiz ve kötü
çalışma koşulları dayatılmakta ve dolayısıyla çocuk iş
cinayetleri artmaktadır.

DİSK Genel-İş’in
“Türkiye’de Çocuk İşçi Olmak” adlı raporuna göre,
ülkede çalışan çocuk sayısı 2 milyona yaklaştı. Çocukların
yüzde 78’inin kayıt dışı çalıştırıldığı kaydedilen
DİSK Genel-İş raporuna göre, 2016 yılında 56 çocuk iş
cinayetleri sonucu yaşamını yitirdi.

SGK’nın yayınlamış
olduğu verilerde ise çırak işçi sayısı oldukça yüksektir.
Aralık 2016 verilerine göre çırak işçi sayısı 1 milyon 170
bindir. Bu verilere dayanarak çırak ya da çocuk işçi ayrımı
yapmadan genel olarak ülkemizde çalışan çocuk sayısının
yaklaşık 2 milyona yaklaştığını söyleyebiliriz. Bu durum
çocuk emeği sömürüsünün geldiği noktayı açık bir şekilde
ortaya koymaktadır.

Türkiye İstatistik
Kurumu’nun açıkladığı istatistikler ise çocuk işçi sorununu
bir kez daha gözler önüne seriyor, 2016 TÜİK verilerine göre
çocuk işçilerin yüzde 78’i kayıt dışı çalışıyor. Yani
çalışan her 10 çocuktan 8’i kayıt dışında.

2018 ‘Çocuk İşçiliği
İle Mücadele Yılı’ ilan edilmişti ancak buna rağmen çocuk işçi
sayısı 2018’de 7 bin arttı.

Aile, Çalışma ve Sosyal
Hizmetler Bakanlığı tarafından 2017’nin Haziran ayından bu yana
sokaklarda mendil satarak, kavşaklarda arabaların camlarını
silerek sokakta risk altında çalışan, çalıştırılan
çocukların korunması ve topluma kazandırılması için çalışmalar
sürdürülüyor

,Maddi imkânsızlıklar
nedeniyle sokaklarda çalışmaya itilen, eğitim hayatları sekteye
uğrayan çocukların okullarına devam edebilmeleri için sağlanan
destek artırılmalı ve devletin tüm imkânları seferber edilerek
sürdürülmelidir.

http://bit.ly/2Yv10Pc • Cafer Külahlıoğlu • Sonsöz Gazetesi • Son Dakika • Güncel Haberler • Ankara Yerel Gazete