Yoksuluz ama akıllı cep telefonumuz var

İsmet Hazardağlı • #CepTelefonu, #Yoksul

Bizim memleketin çelişkileri bitmez. Şu hale bakın, her beş kişiden biri yoksulluk sınırının altında yaşıyor ama hepimizin elinde akıllı cep telefonu var.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun aile araştırmasına göre, nüfusun yüzde 98.7’si akıllı cep telefonlarına sahip. Bu oran 2004 yılında yüzde 50 düzeyindeymiş.

Akıllı cep telefonları çoğalınca evlerde tablet, diz üstü gibi taşınabilir bilgisayar kullanımı da son yedi yılda yarı yarıya azalmış. Bu da herkesin her yerde cep telefonuyla oynamasının ana nedeni.

Buna karşılık evlerde internette erişim oranı 2004 yılına göre yüzde 7’den yüzde 83.8’e çıkmış. Başka bir deyişle neredeyse her beş evin dördünde modem var.

Modem olunca cep telefonu kadar internet bağlantısı olan akıllı televizyon kullanımı da fırlamış. Geçen yıl itibarıyla her üç evden birinde en az bir tane akıllı televizyon var.

Gelelim şu yoksulluk durumlarına. Hane halklarının yüzde 20.1’i yoksulluk sınırının altında yaşıyor. Anne veya babayla yaşayan yani tek ebeveynli ailelerde ise bu oran yüzde 26.’e çıkıyor. Çocuk olmayan hanelerin oranı ise yüzde 6.7.

Çocuk demişken bir zamanlar en az üç çocuk çağrıları yapılıyordu ancak araştırmanın sonuçlarına bakınca bu çağrının fazla karşılık bulmadığı görülüyor.. Hane halkını oluşturanların sayısı ortalama olarak 2014 yılında 13.6 iken geçen yıl 16.4’e inmiş. Ekleyelim: Türkiye’de hanehalkı sayısı milyon 33 bin 999 olarak hesaplanıyor.

YALNIZ YAŞANLAR ARTIYOR

Diğer bir sonuçta yalnız yaşayanlardaki artış. Tek kişilik hane halkı sayısı aynı yıllar itibarıyla 13,9’dan16,1’e yükselmiş. yalnız yaşayanların en fazla olduğu il Tunceli, en az Diyarbakır.

Tek anne veya baba ile çocukların sayısı da düşündürücü. Bu oran hane halkları arasında yüzde 8.9’luk bir orana sahip. Demek her 10 kapıdan biri çalındığında o evde ya anne yok ya da baba. Bu durumda yaşayanların en fazla olduğu il Bingöl, en az Bayburt ve Yozgat.

Anneleriyle yaşayan çocuklu hane halkının en fazla olduğu illerden biri de Ankara. Bunun ölüm, terk, boşanma gibi nedenlerden kaynaklı olduğunu hatırlatalım.

Bu arada en kalabalık hane halkı sayısının en yüksek olduğu il, 6,4 kişi ile Şırnak en düşük olduğu iller ise 2,7 kişi ile Çanakkale.
Araştırmadan birkaç veri daha verelim. Her dört hane halkının biri kiracı yani yaklaşık 5.7 milyon hane kirada oturuyor.

Bütçe gelirlerinin yüzde 25’i de konut ve kira harcamalarına gidiyor. Gelirin yüzde 20’si gıdaya bir bu kadarı da ulaştırmaya harcanıyor.

Eğlence ve kültür harcamalarına ise ayrılan para ise bütçenin sadece yüzde 2.7’sini oluşturuyor.

Gelir ve yaşam koşulları araştırması sonuçlarına göre; vatandaşların yüzde 40’ı izolasyon yetersizliği nedeniyle ısınma, yüzde 22.9’u da trafik veya endüstrinin neden olduğu hava kirliliği, çevre kirliliği gibi çevresel sorunlar yaşıyor.

Sonuçta, cep telefonu, akıllı televizyon için parayı gözden çıkarıyoruz ama damı, penceresi akan evlerde oturmaya devam ediyoruz.

http://bit.ly/2vMQNRQ • İsmet Hazardağlı • Sonsöz Gazetesi • Son Dakika • Güncel Haberler • Ankara Yerel Gazete