Header Ads

Ankaralıya Ayıplı Doğalgaz Hizmeti

Mehmet Akgün • #Doğalgaz, #ErgünKılıç


Ergün Kılıç Ankara’da uygulanan doğalgaz hizmeti hakkında, ” Her şeyden önce bu ayıplı bir hizmettir. Tüketicinin seçimlilik hakkıyla ilgili bir ihlal olduğu çok belli. TL uygulaması dünyanın hiçbir yerinde olmayan bir uygulamadır” dedi.





Doğalgaz hayatımıza girdiğinde ön ödemeli sayaçları almamız herhangi bir tercih hakkı sunulmadan dayatılmıştı. Özelleştirilmeye gidildikten sonra ihaleyi alan Başkent Doğalgaz kartlı sayaç firmasıyla anlaşamayınca sayaçların değiştirilmesi kararı alındı ve mekanik sayaçlar hayatımıza girdi. Buda yetmez gibi TL uygulaması ile önceden aldığımız gaza daha sonra zam gelmesi durumunda aradaki fark faturalarımıza yansıdı.





Tüketici Hakları Derneği Genel Başkan Yardımcısı Ergün
Kılıç ile doğalgaz kullanıcılarının yaşamış oldukları problemleri konuştuk.. Bu
tarz uygulamaların dünyanın hiç bir yerinde olmadığını ifade eden Kılıç
gazetemize konuyla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu.





SORUNLAR
HİÇ BİTMEDİ





Ankara’ya doğalgazın gelmesiyle birlikte yani 1996’dan
günümüze kadar doğalgazın hep bir sorun olduğunu ifade eden Kılıç, “Ankaralı
tüketiciler doğalgaz konusunda hep bir mağduriyet yaşadı. Doğalgaz ilk
geldiğinde ön ödemeli dediğimiz kartlı sayaçlar 300 dolara tüketicilere EGO
idare encümenlerinin aldığı bir karar doğrultusunda tercih hakkı sunulmaksızın
verilmişti. O zaman Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin yaptığı reklamlarda: yazın
alacaksınız, kışın yakacaksınız ve zamlardan etkilenmeyeceksiniz dediler.
Haksız şekilde alınan bu para özelleştirmeyle birlikte başka bir boyuta
evrildi.





Özellikle Başkent Doğalgaz’ın ihaleyi almasıyla birlikte
kartlı sayaç firmasıyla anlaşmazlıklardan dolayı zorunlu olarak sayaçlar tekrar
değiştirildi. Mekanik sayaçlar vatandaşa zorunlu tutuldu. Bunu da Enerji
Piyasaları Düzenleme Kurulu (EPDK) kararlarıyla aldılar, yani yasalarla değil.
Başkent Doğalgaz bu şekliyle daha kolay kararlar alabildi. Şöyle yapıldı önce
on yıl kartlı sayaçlara süre biçildi. Mahkeme kararıyla bu 14 yıl içerisinde
çıktı sonra 20 yıla çıktı. Tüketicinin mahkemede kazanmaları üzerine EPDK yeni
kararlar alarak devam etti.





Bunu yaparken Tüketicinin Korunması Kanunu hep ihlal
edildi. Sözleşmenin tek taraflı iptal edilmesi, tüketicinin aleyhine
dönüştürülmesi, tüketicinin seçimlilik hakkı gibi haklar ihlal edildi.
Tüketicinin hangi sayacı kullanacağı seçimlilik hakkı yok edildi. Dürüstlük
kuralına aykırı işlemler yapıldı. Yaşlı, engelli, şehit ailesi denmeden ve
tüketicinin vefatı sonrasında aileden birisine nakil etmek yerine komple
aboneliği iptal edip süreci baştan başlatan uygulamalarla tüketicilere çok zor
günler yaşattılar. Tüketicileri zorunlu olarak doğalgazda mekanik yani faturalı
sayaca geçirmeye zorladılar.





Bununla ilgili olarak gerek Tüketici Hakları Derneği gerek
Tüketici Dernekleri Federasyonu’nun vermiş olduğu mücadele belli bir noktaya
getirilmesini sağladı. Bu aşamadan itibaren tekrar bir yönetmelik değişikliği
ile tüketicinin önüne başka bir sorun çıktı. Bu sorun ise TL uygulaması. Bu
uygulamayı tam anlamıyla ifade edecek olursak: 29 Temmuz 2018 Doğalgaz Piyasası
Dağıtımı ve Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği’nde değişiklik yapılmasına dair bir
yönetmelik.





Bu yönetmeliğin özellikle 40’ınca maddesinin 4’üncü
fıkrasından sonra gelmek üzerine eklenen kısmı paylaşacak olursak: ‘Sistemde
kullanılmakta olan mevcut ön ödemeli sayaçlara Türk Lirası yükleme, Türk Lirası
düzeltme, Türk Lirası satış yöntemleri uygulanabilir. Dağıtım şirketi
uygulayacağı yöntemi kurul onayına sunar. Kurul gerekli görmesi halinde sunulan
uygulama yönteminde değişiklik yapar ve uygulama yöntemi kurul onayıyla
yürürlüğe girer. Uygulama yönteminde kurul onayı olmaksızın değişiklik yapılamaz.
Bu fıkranın yürürlüğe girdiği tarih itibariyle satın alınması tamamlanmış olan
doğalgaz alımları için bu fıkra uygulanmaz.’





Burada şöyle bir sıkıntı doğdu: Siz peşin bir miktar
vererek kartınıza yükleme yapıyorsunuz. Aradan bir ay geçiyor, bir ay sonra doğalgaz
firması geliyor sayacınızda ki gazdan ne kadar kullandığınızı ölçüyor.Bir ay
önce metreküpünü 1 TL’ye aldığınız gaz, ay sonunda eğer 2 TL’ye çıkmışsa arada
ki 1 TL’yi de sizden tahsil ediyor. Bu dünyanın hiç bir yerinde olmayan ticari
bir yöntemdir. Yani tüketici hem enflasyon karşısında zor duruma düşmüş oluyor
hem zam yapıldığı zaman daha önce verdiği paranın bir kıymeti kalmıyor ve
haksız olarak tüketicinin cebinden zam önceden verdiği tutar üzerinden şirketin
kasasına aktarılmış oluyor.





Bunu da şu şekilde savunuyorlar:  ‘Ön ödemeli olarak önceden alıp kullandığı
için bizim bunu ölçme şansımız yok. Aradaki farkı faturalıya yükleyeceğiz’ Bir
tüketici ayın 1’inde bir para ödüyor, diğeri tüketici de ayın 30’unda para
ödüyor. İkisinin ödediği para aynı değildir ama burada sanki dengeyi
sağlayacakmış gibi tüketicileri karşı karşıya getiriyorlar. Asıl olan ben zarar
etmeyim, karıma kar katayım düşüncesidir” dedi.





‘AÇTIĞIMIZ
DAVA REDDEDİLDİ’





Bununla ilgili olarak Tüketici Dernekleri Federasyonu’nun
bir dava açtığını ifade eden Kılıç, “Açmış olduğu dava ehliyet yönünden
Danıştay tarafından reddedildi. Esas numarası 2018/3574, kararda 2019’un 415
no’lu kararı. Burada ki kararda, ‘Siz tüketici dernekleri ve federasyonları
olarak tüketicilerin değil sadece federasyona bağlı derneklerin mağduriyetiyle
ilgili dava açabilirsiniz, burada sizin mağduriyetiniz yok’ diyor. Ancak
Tüketici Dernekleri Federasyonu’nun ana tüzüğünde hem derneklerin hem de
tüketicilerin gerek kamu idareleri tarafından, gerekse şirket veya diğer
esnaflar tarafından mağdur edilmesi durumunda dava açılabileceğiyle ilgili
hükümler var, Danıştay bunları yok sayıyor.





Bununla ilgili olarak Mayıs ayında bir itiraz dilekçemiz
oldu, itirazımız incelenecek. Bu konu takip ediliyor. İlk olarak: doğalgaz
abonesi tüketicilerin borcunu ödeyememesinden dolayı kaç tanesi mahkemelik
olmuş bunu bilmek gerek. Çünkü ön ödemeli olduğu zaman ben gazımı param kadar
yakıyordum ama faturalı sistemde ay sonuna kadar ne yaktığımı bilmediğim için
yakıyorum ancak ödeyemiyorum.





İkinci olarak: Ankara’da kaç tane abone zorunlu olarak mekanik
sayaca dönüştürülmüş? Buda sormamız gereken başka bir soru. Üçüncü olarak: kaç
tüketici, tüketici hakem heyetlerine giderek hak aramıştır? Bu konu meclis
önergesine dönüştürülmesi gereken bir konudur. Burada şirket yönlü bir karar
olduğunu düşünüyoruz, kesinlikle tüketicilerin hakları gözetilmiyor. Bu iddiamızı
da mahkemeye taşıyoruz” ifadelerinde bulundu.





‘POZİTİF
AYRIMCILIK YOK SAYILIYOR’





Kılıç, “Tüketiciler anayasanın pozitif ayrımcılığının
taraflarında. Anayasa ne diyor? Engelli, yaşlı, güçsüz olanlar pozitif
ayrımcılığa tabiidir. Bunlardan bir kısmı da tüketicilerdir. Tüketicilerin,
satıcılar karşısında güçlü olmaması nedeniyle, Anayasa’nın 172’inci maddesinde
diyor ki: ‘Tüketiciler korunmalıdır. Bunun ilgili yasal ve idari önlemler
alınır.’  Burada görüyoruz ki idari
önlemler tüketiciler lehine değil. Alınan kararlarda tüketicinin hiç bir
menfaati yok. Bir tüketici parası var yada yok 600 lira civarında bir güvence
bedeli ödemek zorunda kalıyor.





Firma açma kapama bedelleri de alıyor. Yani siz faturanızı
ödeyemediğiniz zaman doğalgazınız kesiliyor ve tekrar açtırmak için açma/kapama
bedeli ödüyorsunuz. Bunu yasal olarak sizden isteyebiliyor. Bunun haricinde
okuma bedeli de alabilir.





Tekel olarak tek bir gaz firmasından almak zorundasınız.
İkinci bir firma yok. Bu firmalar tüketici hakem heyetlerini geziyorlar.
Bakanlığa hakem heyetlerinin taraf olduğuyla ilgili dilekçeler veriyorlar.
Hakem heyetleriyle ilgili kuralları da bilmiyorlar. Hakem heyetleri  5 temsilciden oluşur. Bu temsilciler
arasında: Baro bağımsızdır, belediyeler bağımsızdır, kaymakamlık bağımsızdır,
iki tane bağımlı olan vardır biri tüketici örgütleri temsil heyeti, diğeri de
esnaf veya tacir örgütünün temsil heyeti. Buna rağmen bağımsızlığın
yitirildiğine dair dilekçeler veriyorlar.





Hiçbir kaymakamlık, hiç bir il ticaret müdürlüğü hakem
heyetlerinin üzerinde görevden alma yetkisi yoktur. Ancak ve ancak hakem
heyetlerinde görev yapanlar usulsüz bir işlem yaparsa o andan itibaren yasal
durum ortaya girer ve görevden alınırlar” şeklinde konuştu.





‘SORUN
TBMM GÜNDEMİNE GELMELİ’





Bu konunun öncelikli olarak TBMM’de gündeme getirilmesi
gerektiğini söyleyen Kılıç, “Soru önergeleriyle bu firmaya sorular
sorulmalıdır. EPDK kararıyla yapmış olduğu değişikliği de gözden geçirmelidir.





Her şeyden önce bu ayıplı bir hizmettir. Tüketicinin
seçimlilik hakkıyla ilgili bir ihlal olduğu çok belli. TL uygulaması dünyanın
hiçbir yerinde olmayan bir uygulamadır. Ticaret yaparken siz bir yere para
veriyorsanız kaç adet ürün alacağınızı bilmek zorundasınız. Ne alıyorsanız onun
ölçülebilir bir mantığı vardır. Siz aldığınızda ne kadarsa harcarken de o kadar
olmalıdır, tutarı aldıktan sonra değişmemelidir. Bu kararı alanlar bunları
mutlaka gözden geçirmeli ve bu karar iptal etmelidirler” dedi.





TÜKETİCİLERE
ÇAĞRI





Kılıç, “Tüketicilere bizim çağrımız şu: mutlaka
haklarını aramalılar. TL uygulamasında mağduriyetler sürekli yaşanıyor. Son dönemlerde
tüketicilerden benzer mağduriyetler daha çok gelmeye başladı. Bu uygulamanın
sonunda adil yargılama olarak iptal edileceğini düşünüyoruz. Yargıya güvenmek
istiyoruz.





Tüketiciler bu faturaları ellerinden atmasınlar, mutlaka biriktirsinler.
Davayı kazandığımızda tüketicilere, tüketici hakem heyetlerine başvurmaları
konusunda çağrımız olacak. Hatta şu anda bile ‘Ben almış olduğum gaza gelen
zammı neden ödeyeyim’ diye tüketici hakem heyetlerine başvurabilirler”
ifadelerinde bulundu.




http://bit.ly/2KiGEWy • Mehmet Akgün • Sonsöz Gazetesi • Son Dakika • Güncel Haberler • Ankara Yerel Gazete

Hiç yorum yok