Header Ads

Mehmet Kaplan’ı hem İsveç , hem Türkiye yalnız bıraktı

Mehmet Kaplan, Türk asıllı bir milletvekili iken, İsveç’in ilk Türk asıllı Bakan’ı oldu. Gaziantepli bir göçmen ailenin çocuğu. Küçük yaştan beri Müslüman değerleri önemseyen birisi. Dış görünüşü tanıdığımdan beri çember sakallı. Içten samimi, saygılı,, herkesin yardımına koşan. İnsancıl birisi. Konuşma sanatını iyi biliyor.


 


Dil konusunda da zengin. Anadili Türkçe’nin yanında İsveççe ve İngilizce de de başarılı. İsveç’in en renkli siyasetçisi oldu. Bir sürü milletvekili ve Bakan var ne hikmet ise Mehmet Kaplan en popüleriydi. Havalara girmeyen olduğu gibi görünen bir insan. Havalara hiç girmedi. Yaş olarak benden ufak olduğu için hem Tandoğan abisi oldum. Milletvekili oldu, Bakan oldu yine telefonda aradığında Nasılsın Tandoğan abi derdi. O nedenle Mehmet Kaplan’ı bu yönüyle de ayrı sevmişimdir. Gazeteci olduğum için sözde Ermeni Soykırım tasarısı İsveç Genel Kurulu’nda geçerken o salondan dışarı çıkıp fatura ona yıkıldı. Onu hep talihsiz gördüm. Çok üzüldü. Ancak, onun Türkiye sevgisinden direm şüphe etmedim. İsveç’te ilklere imza attı. Milletvekili olarak İsveç Parlamentosu’na girdi. Her yıl gazetecilerinde katıldığı iftar yemeklerine hem Müslüman tanıdıklarını hem de İsveçli tanıdıklarını davet etti. Parlamento çatısı altında Müslüman misafirlerine iftar yemeğinden önce namaz kıldırdı. O yıllarda her nedense Mehmet Kaplan’ı harcamak istemediler. Yoksa, İsveç Parlamentosu’nda namaz kıldırdı diye de bir kulup hazırlanırdı ve aforoz edilir, teneke bağlanırdı. Ancak o zaman demek ki, birilerinin ayağına basmamıştı.
AK PARTİ VE HÜKÜMET
NİYE SUSKUN

Mehmet Kaplan’nın Bakanlık koltuğundan afaroz edilmesinin şifreleri çözüldü dedik. Bunun duymayan kalmadı. Mehmet Kaplan’nın aforoz edilmesinin merkezinde AK Parti’ye yakınlığı var. Bunun yanında AK Partili olduğu için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Ahmet Davutoğlu var. Yani Mehmet Kaplan, bir Çevre Partili ideolojisindeki birinin AK Parti ile nasıl ilişkisi olur deniyor ve tehlikeli bulunuyor. Tehlike olarak da AK Parti gösteriliyor. Neden bugün Cumhurbaşkanı koltuğunda oturan Recep Tayyip Erdoğan’nın siyasi yaklaşımları gösteriliyor. Başta demokrat bulunmuyor. Laik değil, ayrıştırıcı, diktatör yanlısı gösteriliyor. Böyle olunca da Çevre Partisi ile çelişkisi ortaya konuluyor. Parti de durum bu, ancak bugünkü hükümete ne oluyor. Onlarda, bu nedenle Mehmet Kaplan’a sahip çıkmadı. Yani, Mehmet Kaplan’a İsveç sahip çıkmadı diye eleştiriyoruz, ancak uğruna kurban edildiği AK Parti’den hatta iktidarda olan hükümet niye bir ses vermez. Oysa AK Parti hükümeti, adının karıştığı herşey müdahaleci olmuştu. Her nedense bundan bir ses vermedi. Suskunluğu tercih etti. Hatta öyle söylemler yapıldı ki, AK Parti, öcü parti, sanki Türkiye’yi illegal bir siyasi parti yönetiyor havası estirildi. Ak Parti yine sessiz kaldı. Onun için merakımı uyandırdı. Mehmet Kaplan’nın gidişini Ak Parti de mi istedi. Herşeye tepki gösteren Ak Parti kurmayları, bu sefer sustular. Olan Mehmet Kaplan’a oldu.



Mehmet Kaplan’ı hem İsveç , hem Türkiye yalnız bıraktı

Hiç yorum yok